Perşembe, Kasım 01, 2012

kaçışlarım...



İnsanın kendini anlatacak kelimeleri bulamaması kadar kötü bir hal yok ...
Okuduğum kitaplar, izlediğim filmler , dinlediğim şarkılar yetmiyor...
Neyi nerede yanlış yapıyorum bunu bilmemek çok can yakıyor...
Hani duyarsızsam, aptalsam neden bu kadar canım yanıyor...

Şüpheci, sorgucuysan paranoyak,
şüphesiz , sorgusuzsan aptal,
ikisinin arasını tutturursan zeki oluyorsun, adam oluyorsun ...
yok ben arayı bulamadım...
paranoyalarım nefis senaryolara gebe ..:)

Bunları yazarken Fikret Kızılok dinliyorum elbette 

Bir Fikret Kızılok zamanıdır ....

ahhh   o kendimden kaçışlarım..

-ne kadar kaçarsın ki, nereye kadar ... ?-

/ perdesiz gecelerim ,param parça oluşlarım../

ve bir de diyor ya ,

kendime geç kalışlarım...ahhh

(...)
Kusura bakma dostum : ruhum kapanık.Dertleşmenin mümkünü yok..
Sonra pişman olur insan : içindekileri dağa taşa söyleseydim diye...
( ...)
Neden bana yaşamasını öğretmediler ?
Neden bizden bu kadar gerisini sen bulup çıkaracaksın dedikleri zaman isyan etmedim ?
Hayata atılmak gibi bir çılgınlığı nasıl yaptım..
(...)
Denemelerden geçmiştim.onları aldatmaya başladım...Sonumu kendim hazırladım.
Her an ne yapacağımı söyleyemezlerdi bana.Beni aldattılar ;genede suçluyum.
İnsanların en verimli olduğu çağda tükendim.Her anı ne yapmam gerektiğini düşünerek 
geçirdiğim için çabuk yoruldum ...
Bana müsade ...

diye devam ediyor Oğuz Atayın Tutunamayanlar'ı 
iyi ki de yazmışlar, söylemişler demeden geçemiycem..
Birilerinin benim gibi anlatım engellilere böyle yardımcı olması gerek :)
gerçi sadece anlatım engelli olduğum söylenemez, anlatım, anlama ,görme, öğrenme ve daha pek çok şey sayılabilir ...


(...)
Çıplaktık yürüyorduk , utanmayı öğrenmemizle unutmamız bir olmuştu,çıplaktık yürüyorduk.
kimin sınava girdiği unutulmuştu, çıplaklık unutturucudur. Biz unutmak için kaçmak için soyunanlardandık ,kaçmak için. Oysa hatırlamak için soyunulur , hatırlamak için , yüzyıllardan 
beri unutulanları hatırlamak için. Neyin olmadığını , neyin olamayacağını hatırlamak için, yeniden başlamaya gücü olmak için , seçim yapmak için, seçim yapabilecek açıklığa kavuşmak için.
Yakıp yıkmak için barış için soyunulur .Tante Rosa daha bir kez olsun bunlar için soyunmadı.
Bunlar için soyunulabildiğini düşünmedi , görmedi bilmedi. Tante Rosa bütün kadınca bilmeyişlerin adıdır..İşte unutmak için, neyi unutmak , neden kaçmak için , işte bunları hiç bilmiyordu, bunları bilmek ad değiştirmektir, bir kılık değiştirmektir, neden kaçtığını , neyi unutmak için soyunulduğunu bilmek , sadece bunu bilmek , doğduğu  anı bilmek , çıplak doğmuş olduğumuzu bilmek ,
çıplak öleceğimizi bilmek , hiç bir şeyi bilmemek yada ama hiç bir şey bilmediğini de bilmemek yararsızlığı bilmemek yararsızlığı .Bunun için soyunmak ağzın sonundaki kıç deliğini görmek...

(...)

Biraz uzunca bir alıntı oldu biliyorum
ama Sevgi Soysal'ın Tante Rosa'sı benim hayatımda önemli yer tutan kitaplardan biri oldu farketmeden yazıverdim altını çizdiğim bölümü...

Şöyle bir baktım da neler yapmışım diye gene kaçmışım kitap, şarkı sözlerine ...
Bu saatten sonra benden de bu kadar blogcu olur ...
Teşekkürler Fikret Kızılok,
Teşekkürler Sevgi Soysal,
Teşekkürler Oğuz Atay iyi ki hayatıma girdiniz sesim oldunuz....

Tabi resimdeki güzel bayan Kate Moss'a da  teşekkür etmeliyim ..)
ve evet artık bana da müsade...:)





4 yorum:

Adsız dedi ki...

DÜNYA
Mehmet Başaran bir şiirinde şöyle demiş:

Sürebildiğin kadar toprak
Sarabildiğin kadar kadın
Bu dünya
Güvenebildiğin kadar dost
Düşünebildiğin kadar güzel
Yaşayabildiğin kadar
Dünya

Sen(ben) ise anlatabildiğimiz, anlayabildiğimiz kadar kendimiziz. Söylediğin, düşündüğün, hissetiğin, yazdığın her şey seni anlatır, sana dairdir. Sen anlatmışsın geriye,
bize kalan anlamaktır artık. Anlayabildiğimiz kadar, sen oluruz biz...
Asitavandas belkimbirkertenkeleydim

gul dedi ki...

Önce sesini duymak iyi geldi bunu söylemeliyim ...
sonra ; mehmet başarın şiirinde söz ettiği yaşana bilirliklerin hepsinden sınıfta kalmış bir beceriksiz,başarısız,tembelim belkim demek geldi ...)
anlamak ve anlaşılmak zor, bir kere daha öğrendim ,benim vaktinde öğrenmediklerim, öğrenemediklerim karşıma çıkıyor hep, hayat çalışmadığım yerlerden vurup duruyor sonra dümdüz hayat yok deyip güne, geceye karışıyorum tıpkı kertenkele gibi kopan kuyruğu hemen bir köşede tamir etme şeysi ..)neyse güzel bir akşam olur umarım senin için sevgi ile kal :)

Özgür Tatlar dedi ki...

dertlesmenin mumkunu yok.tam bugun ki ruh halim.cok bunalimdaydim bugun tam denk geldi.

gul dedi ki...

sevgili Özgür bazen dertleşmeden kendini bir şarkıya bırakmakta iyi geliyor...yarın bugünden iyi olsun dileklerimi bıraktım buraya senin için ...)